Sağlıklı toplumsal yapının temel koşulu; güvenli insan ilişkileri ve gelir dağılımında ki eşitliğin yanında, doğal, kültürel ve estetik çevrenin korunmasıdır.
Mühendislik; evrenimizde var olan doğal zenginlikleri ve enerji kaynakların, doğal,tarihi,kültürel ve estetik çevreye zarar vermeden insanlığın yararına sunabilme sanatıdır.
Tarihi çevrenin bozulması, doğal ve estetik çevrenin hızla yok olması pahasına, mal hizmet üretimindeki artış tek başına toplumsal refah ve mutluluğun ölçüsü olabilir mi?
Ulusal kaynakların ülke çıkarlarına uygun değerlendirilememesi ve çevre duyarsızlığının,uluslar arası alanda ki işbirliği ve barışçıl diyalog eksikliği ile birleşmesi; Çevre Sorunlarının tehlikeli boyutlara ulaşmasına neden olmaktadır.
Gelişmişliğin ölçütü olarak kabul edilen, üretilen mal ve hizmetlerin toplam değeri, Gayri Safi Milli Hasıla (GSMH) da ki büyümenin;tek başına,toplumun refah ve mutluluğunun ölçütü olarak kabul edilip edilmemesi tartışmaya açıktır.
Aynı şekilde kültürel düzeyi giderek düşen, okunan kitap, dergi, gazete sayısı giderek azalan bir toplumda; video ya da renkli TV üretimindeki artış, GSMH’ yı arttırsa da, toplumun gelişmesi açısından bir gelişme sayılmayacağı açıktır.
Yaşamın niteliğinde bozulmaya yol açan bir GSMH artışı, çağdaş anlamda bir gelişme sayılmaktan çıkmıştır.
“Çağdaş Gelişme” kavramı; nicel ve niteliksel gelişmeyi birlikte ele alan bir yaklaşım içermektedir.
Bu anlamda çevreyi yok sayan büyümeyi, gelişme ya da kalkınma olarak değerlendirmek olası değildir.
Çevre sorunu ;daha iyi bir çevre ile daha çok üretim , yada bugünkü kuşakların gereksinimleri ile gelecektekilerin gereksinimleri arsında bir karar verme sonucudur.
Gerekli önlemlerin zamanında alınmaması, sorunun çözümünü her geçen gün daha da zorlaştıracaktır. Bu amaçla ayrılacak kaynaklar, toplumun refah ve mutluluğunu engelleyecektir.
Özellikle günümüzün gelişme sürecindeki ülkelerinin; bu türden yapacakları harcamalar tutarı, silahlanma amaçlı ayrılan kaynaklarla boy ölçüşebilecek duruma gelebilecek olması,konunun nedenli öneme haiz olduğunu göstermektedir.
Doğal ,tarihi ,kültürel ve estetik çevrenin hızla yok olmasına , kentlerin talanına ve çarpık yapılaşmasına neden olan, kent halkının can ve mal güvenliğini riske eden karar,plan, proje ve uygulamalara , kişisel yararları uğruna , egemen çevreler ile işbirliği içinde, izin ve / veya destek verenlerden; yurttaşlık ,insanlık ve meslek onuru sahibi kişiler olarak söz edilebilinir mi ?
YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARI
1.HİDROELEKTRİK ENERJİ
2.GÜNEŞ ENERJİSİ
3.RÜZGAR ENERJİSİ
4.JEOTERMAL ENERJİ
5.BİYOKÜTLE VE BİYOGAZ ENERJİSİ
6.HİDROJEN ENERJİSİ
7.DALGA ENERJİSİ
“Bir şahsın yaşadıkça memnun ve mutlu olması için lazım gelen şey, kendisi için değil, kendisinden sonra gelecekler için çalışmasıdır.”
M.Kemal ATATÜRK