ULAŞIM
Ulaşım; insanların ,bir coğrafi konumdan , bir başka konumda yerlerini değiştirme sürecidir. İnsanlar; bireysel ve toplumsal gereksinimleri için de birbirine ulaşmak zorundadır.
Örneğin ; insan, işine okuluna ,doğaya,suya ,yeşile, sevdiklerine ulaşmak durumundadır.
İnsanların bir araya gelmesini gerektiren her türlü süreç (kültürel, üretimsel, vb.) kaçınılmaz olarak ulaşımı gerektirir.
Ulaşım ;esasen bir amaç olmayıp, kentsel yaşamın , ulusal kalkınma ve gelişmenin aracıdır.
Ulaşım politikalarında temel yaklaşım; taşıtların değil, insanların hareketliliğine önem veren ve mevcut ulaşım alt yapısını en verimli biçimde kullanmak olmalıdır.
Kentler; kentli nüfusun ihtiyaçları düşünülerek, bütünlüklü bilimsel çalışmalar ile planlanmalıdır.
Kent içi ulaşım proje uygulamaları ve kentsel tasarım bazında,durak,peron, kaldırım, rampa, kaplama gibi detaylar için ;
yaşlı,engelli,genç, çocuk düşünülerek, ulaşılabilirlik, erişilebilirlik, ergonomik norm ve uyarılara dayalı standartlar esas alınarak, doğal, kültürel,estetik çevreye uyum sağlanmalıdır.
Kent içi toplu taşımacılığın başarılıp başarılamadığı; bilimsel ,çağdaş kent kriterlerine dayalı planlama ve uygulamanın yapılıp yapılmadığına bağlıdır.
Ulaşım bir demokrasi sorunudur.
Kentlerde demokrasinin uygulanıp uygulanmadığı; kent halkının, kent projelerinin planlama, uygulama süreçlerine ve denetimlere katılımının sağlanıp sağlanmadığına ve söz haklarının olup olmadığına bağlıdır.
Kentler de katılımcı demokrasinin işlevselliği oranında kentsel sorunların, esastan bütünlüklü çözümü sağlanır ve kentlinin yaşam kalitesi ve mutluluğu da artar.
Ulaşım planlaması olmayan kentlerde; Bir taraftan artan kent nüfusuna bağlı olarak yolculuk sayıları artarken, diğer taraftan, kentin ulaşım planlamasının olmaması, kent içi ulaşım alt yapı yetersizliği ve trafikteki araç sayısı artışı,trafiğin yavaşlayıp, zaman zaman durma noktasına gelmesine, seyahat surelerinin uzamasına neden olmaktadır.
Bu durum da ; ortama yayılan araç egzoz emisyonları nedeniyle hava kirlenmesine ve gürültünün artmasına neden olmaktadır.
Kent içi Ulaşım kaynaklı Çevresel Sorunlar; hiç şüphesiz kent yaşamının daha da dayanılmaz hale gelmesine neden olmaktadır. Bu durum kentlinin beden ve ruh sağlığını olumsuz yönde etkilenmesine ve üretim kayıplarına neden olmaktadır.
Sonuçta; enerji, doğal kaynaklar ve en önemlisi insan kaynaklarımızın israfı yoluyla ulusal ekonomimizde gereksiz kayıplar meydana gelmektedir.
(Bkz :http://ulasimkaynaklicevresorunu.blogspot.com.