Basın Özgürlüğü Nedir? Basın Özgürlüğü Ne Değildir
Basın Özgürlüğü Nedir?
Basın özgürlüğü, ilgili ülkedeki basının, kendi yayıncılık politikalarına binaen, gerek ülkesindeki gelişmeleri, gerek kategorisel gelişmeleri ve gerekse dünyadaki gelişmeleri; kendi okurlarına, takipçilerine ve bahsi geçen gelişmelerden haberdar olmak isteyenlere dair ulaştırma çabasıdır. Bu çabanın tabi ki ilgili yayıncı kuruluşun; maddi çıkarlarına, menfaat ilişkilerine ve diğer bazı etmenlere göre değişkenlik göstermesi mümkündür.
Basın özgürlüğü konusunda çeşitli tartışmalar yapılır. Bu tartışmaların kimi, suni olarak çıkarılır. Kimi ise gerçekten haber verme özgürlüğünün kısıtlanması sebebi ile ortaya çıkar. Bazı ülkeler, demokratik açıdan bazı ülkeleri yıpratmak için, ilgili ülkelerde suni olarak basın özgürlüğünün olmadığına dair, çeşitli söylentiler ve propagandalar ile yola çıkabilir. Dediğim gibi bunlar genel anlamda suni olarak oluşturulmaktadır.
Türkiye’de Basın Özgürlüğü Tartışmaları
Basın özgürlüğü konusunda Türkiye’de yıllardır süren bir muamma mevcut. İktidar partisi, muhalefet partileri bile bu tartışmaları günlerce gündem konusu olarak ayakta tutuyorlar.
Basın özgürlüğü konusunda Türkiye’de ne yazık ki genel bir şeffaflık yok. Çoğu medya kanalı ve gazete, basın hürriyeti konusunda yanlı bir politika izlemekteler. (Milli menfaati savunan basın, konusunda ayrı bir başlık açacağım)
Özellikle Doğan Medya grubu ve Ciner medya grubu yayınları ve bazı televizyon kanallarının belirli ve esrarengiz bir çizgisi var. Zaten bilen bilir. Hatta akşam haberleri konusunda bir yazı yazmıştımgeçtiğimiz günlerde.. Onu okuyup ne demek istediğimi az çok anlayabilirsiniz..
Milli Basın ve Milli Basın Özgürlüğü
Türkiye’de ne yazık ki sağlam bir şekilde yapılanmış ve Türkiye’nin menfaatlerini derinlemesine savunan bir milli medya yapılanması yok. Çeşitli televizyon kanallarımız var tabi ki. Onları tenzih ediyorum. Örneğin; A9 TV, Ahaber ve kısmen Ülke TV; bu kanallar içerisinde. Ancak milli menfaatlerin oluşturulması adına devletin ciddi bir yapılanmaya gitmesi gerekiyor. Daha fazla hamle ile milli basın özgürlüğümüz, daha sağlam temeller ile daha güçlü hale gelebilir.
Ayrıca milli basının yanlı yayın yapma konusunda garip bir düşüncemiz olmamalı. Zaten yukarıda yazdığım gibi; milli basın, milli menfaatleri savunur. Ülkenin kalkınması ve itibarının artması adına çalışma yapar.
Peki Basın Özgürlüğü Ne Değildir?
Bu başlıktaki tanımlamaların daha iyi anlaşılması için, madde madde açıklama yoluna gidicem:
- Basın özgürlüğü, ilgili ülkede faaliyet yürütüp, ilgili ülkenin halkını farklı yönlerde kışkırtmak demek değildir.
- Basın özgürlüğü, medya gücünü elde barındırarak, geçmişte olduğu gibi, ilgili ülkenin halkını, milli ve sivil iktidara karşı kışkırtmak demek değildir
- Basın özgürlüğü, basın özgürlüğünü savunuyoruz diyerek, milli menfaatleri ayaklar altına almak demek değildir.
- Basın özgürlüğü, üç beş kuruşluk menfaatler için, milleti ayaklanmaya davet etmek değildir.
Buraya pek çok madde eklemek mümkündür. Ancak genel çerçeve itibari ile basın özgürlüğünü savunuyorum diye; kuzu postuna bürünüp kurt olmak demek değildir. Anlayana…
Sonuç Olarak;
Basın özgürlüğü tabi ki milletlerin ve toplumların en önemli haklarından biridir. Her birey haber alma özgürlüğüne sahiptir. Ancak tek yanlı ve gayrimilli yayınlar yapıp, bunları halka düzenli olarak çeşitli ideolojiler çerçevesinde halka empoze ederseniz, bunun adı basın özgürlüğü olmaz. İnsanlara metalden pasta görünümlü bir şey yapıp üzerine krema ile kaplayarak insanlara bunu yediremezsiniz. Zamanı gelir, bu halk bunu anlar ve sinsice yapılan bu oyunlara karşı dik duruşunu gösterir.
